
Değişime bugünden başlayın!

Değişime bugünden başlayın!

Anksiyete bozukluğu nedir sorusuna cevap bulmamız rahatsızlığı daha iyi anlamamıza sebep verir. Yaşadığımız durumun neden olduğunu anlamak, problemi çözebilmemiz için çok önemlidir. Günlük hayatta herkesin zaman zaman yaşadığı endişe, kaygı, korku gibi duyguların aşırı ve kontrol edilemez hale gelmesi durumudur. Anksiyete bozukluğu olan kişiler, olası tehlikeleri abartarak, en kötü senaryoları düşünerek ve sürekli endişelenerek yaşarlar. Bu durum, kişinin işlevselliğini, sosyal hayatını, ruh sağlığını ve yaşam kalitesini olumsuz yönde etkiler.
Anksiyete bozukluğu, farklı türleri olan bir rahatsızlıktır. En sık karşılaşılan anksiyete bozuklukları şunlardır:
Anksiyete bozukluğu, yaygın olarak görülen bir ruhsal hastalıktır. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, dünya çapında her 13 kişiden biri anksiyete bozukluğu yaşamaktadır. Türkiye’de ise bu oran yaklaşık %28,9’dur. Bu, Türkiye’de 100 kişiden yaklaşık 29’unun anksiyete bozukluğu yaşadığı anlamına gelir.
Türkiye’de anksiyete bozukluğu oldukça yaygındır. Son istatistiklere göre, her on kişiden biri anksiyete bozukluğuyla mücadele etmektedir. Bu sayı, toplumun farklı kesimlerinde ve yaş gruplarında görülen bir sorun olduğunu göstermektedir.
Anksiyete bozukluğunun kesin nedeni bilinmemektedir. Ancak genetik, biyolojik, psikolojik ve çevresel faktörlerin birlikte rol oynadığı düşünülmektedir. Anksiyete bozukluğu riskini artıran bazı faktörler şunlardır:
Kişinin anksiyete bozukluğuna sahip olup olmadığını psikiyatri uzmanları tarafından yapılan değerlendirme sonucunda karar verilir. Kişinin şikayetleri, belirtileri, yaşam öyküsü, aile öyküsü, kişilik yapısı, stres faktörleri gibi bilgiler alınır. Anksiyete bozukluğunun türüne ve şiddetine göre tanı kriterleri belirlenir. Bazı durumlarda, bu rahatsızlığın başka nedenleri var mı kontrol edilir. Altta yatan bir fiziksel hastalığın veya kan testi, hormon testi, EKG gibi tetkikler istenebilir.
Anksiyete bozukluğu tedavisi çoğu zaman iki aşamalıdır. Bunlar, ilaç tedavisi ve psikoterapi yöntemidir. Anksiyete tedavisinde bütüncül çalışmak önemlidir. İlaç tedavisi yaşadığınız semptomların azalmasını sağlarken, psikoterapiler kaygı yaratan durumlarla mücadele yeteneğinizi geliştirir.
İlaç tedavisinde, anksiyete bozukluklarının tedavisinde etkili olan antidepresan ve anksiyolitik ilaçlar kullanılır. Bu ilaçlar, beyindeki kimyasal dengeyi düzenleyerek, anksiyete belirtilerini azaltır. İlaç tedavisi, psikiyatristin önerdiği süre ve dozda düzenli olarak kullanılmalıdır. İlaç tedavisinin yan etkileri, ilaca bağlı olarak değişmektedir. Bu durumda psikiyatriste danışılmalıdır.
Psikoterapi, anksiyete bozukluğunun nedenlerini, tetikleyicilerini ve baş etme yollarını anlamaya ve değiştirmeye yönelik bir tedavi yöntemidir. Psikoterapilerde, bilişsel davranışçı terapi, kabul ve kararlılık terapisi, göz hareketleri ile duyarsızlaştırma ve yeniden işleme terapisi gibi farklı yaklaşımlar kullanılır. Psikoterapi, kişiye anksiyete ile baş etmek için beceriler kazandırır, olumsuz düşünce ve inançları değiştirir, duygusal farkındalığı artırır, rahatlama teknikleri öğretir ve yaşam kalitesini yükseltir.
Anksiyete bozukluğu tedavi edilmediği takdirde, bireylerin yaşamlarını ciddi şekilde etkiler. Bu rahatsızlığa sahip kişilerde aşağıdaki sorunların görülme ihtimali daha yüksektir;
Anksiyete bozukluğu oldukça yaygın görülen bir rahatsızlıktır ve önlem alınmadığı takdirde kişilerin hayatlarında olumsuz etkiler yaratır. Bu rahatsızlığa zamanında müdahale ettiğiniz takdirde ilerleyen aşamalardaki zorlu sürçlerden kurtulmuş olursunuz. Anksiyete rahatsızlığınız olduğunu düşünüyor ve yardım almak istiyorsanız hemen şimdi randevu oluşturun, hayatınızdaki dengeyi yeniden sağlayın.
Anksiyete bozukluğu nedir sorusunun cevabını bilmek size ve yakınlarınıza yardımcı olur. Anksiyete bozukluğu olan kişilere yardımcı olmak için, aşağıdaki tavsiyelere uyabilirsiniz:
Anksiyete bozukluğu nedir sorusunun cevaplarını bu yazımızda inceledik. Anksiyete bozukluğu doğru tedavi yöntemleri ile iyileştirilebilen bir psikolojik rahatsızlıktır. Önemli olan ortada olan sorunun varlığını kabul etmeniz ve bu konuyla alakalı harekete geçmenizdir. Eğer bu bozukluğun hayatınızı olumsuz etkilediğini düşünüyorsanız hemen randevu oluşturun ve birlikte çalışalım.